Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2007 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

DirectX 10

Windows 95 ile hayatımıza giren DirectX windows işletim sisteminde oyunların ses , grafik , kontrol , ağ iletişimi gibi özelliklerini yönetmektedir. Özetlemek gerekirse DirectX windows ortamında uygulama geliştirenlerin kullanabileceği bir programlama arayüzüdür. Örneğin oyungeliştiren bir programcının ekran kartı, ses kartı gibi bir çok öğeye kolayca erişimi için bir standart sağlıyor. DirectX bir kaç yılda bir yeni sürümü ile güncellenmektedir fakat aralarında DirectX9 en uzun ömürlüsü oldu. 9 sürümü ile bir çok görkemli oyunu oynadık fakat vistanın çıkması ile DirectX9 emeklimi oluyor? Bildiğiniz gibi windows vistada yeni geliştirilen DirectX10 kullanılmakta. Daha önceden yazdığım gibi bu tür hamleler Bill amcanın bize oynadığı küçük bir oyun olabilir ? İnsan sormadan edemiyor fakat DirectX10 bize yepyeni deneyimler yaşatmayı vaadediyor. DirectX'te grafiklerin yönetildiği kısım yanılmıyorsam Direct3D bölümü işte bu bölümde büyük değişiklikler yapılması ile görsel

Bloglad(m)im

En nihayetinde blog küreyi geliştirecek bloglarla ilgili bir mim pası geldi. Erdal paslamış bizde cevaplayalım(erdala özellikle bu pasdan dolayı teşekkür ediyorum) Sorular: 1-) Blog yazmaya ilk defa nasıl başladım? 2-) Blog yazılarımın konusu belli bir çizgide olması için çaba gösteriyor muyum? Yoksa içimden geldiği gibi mi yazıyorum? 3-) Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor muyum? 4-) Blog yazmak benim için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı? 5-) Blog yazmayı daha ne kadar sürdüreceğim ? Cevaplar: 1-) blog'lar la ilk temasım ismini şimdi hatırlayamayacağım bir yabancı bloggerın sitesine girmemle olmuştu o sıra bir resim arıyordum ve yolum blogger'la keşifti daha sonra bu servis neyin nesidir nedir diye araştırıken bir blog'da ben açayım dedim. Ondan sonra yaz babam yaz... 2-)Açıkası söylemek gerekirse belli bir konuya bağlı kalmak istemem zaten kalmıyorumda o anki ruh halim yaşadıklarım okudularım o

Bush'un Seyahat Çantasi

internette gezinirken bir haber dikkatimi çekti. İşte Bush'un Seyahat Çantası. Personel: -150 Ulusal Güvenlik Danışmanı -250 Gizli Servis Ajani -50 Beyaz Saray Politika Yardımcısı -15 Özel Eğitimli Köpek'den oluşan Tim -200 U.S Departmanı Temsilcisi -5 Kişilik Ahçı takımı Araçlar:.... -2 adet 747-200s Boing Uçağı 1 adet Jumbo jet -1 adet Seikorsky Sea King helikopter ve 1 adet Hawk model helikopter - İçinde başkanlık limuzini bulunan 2 adet zırhlı konvoy

Sosyal İmleme Anlayışımız

İşte sosyal imleme anlayışımız yorum sizin ... (herşeye tamamda telefon numarası ne oluyor)

windows live writer

Bu yazıyı windows live writer'da yazıyorum.Böylece yani sürümünü deneme ve incelem şansını bulmuş oluyoruz. Windows Live Writer , blogunuzda zengin içerik yayımlamayı kolaylaştıran bir masaüstü uygulamasıdır. İlk başta proramın bize kazandırdıklarına bakacak olursak Zamandan tasaruf etmemizi sağlıyor. Blogumuza direk girmeden yazımızı yazıp şekillendirip öyle yayınlamamıza olanak sağladığından oldukça kullanışlu zaten live writer'da yazamk word'de yazmaya benziyor. Yazılarımıza ayrıca kolayca resim,tablo,etiket,video,harita eklememize olanak sağlıyor. Ayrıca farklı eklentilerde panelimize ekleye biliyoruz. Açıkcası o sıkıcı yazım sayfasından insanı kurtarıyor çünkü live writer'ı istediğimiz renkte kullana biliyoruz. Yazılarımızı yazmak için illa internetede ihtiyacımız olmuyor taslaklara kaydedip daha sonra blogumuza postalaya biliyoruz. En hoşuam giden özelliği ise yazımızı yazdıkdan sonra blogumuzda nasıl görüne bileceğine çevrimdışı bakabilmemiz . (yandaki resim

Öğretmenler günü

Çocuklarımızı gelecek nesillere yetiştiren ülkemizin yarınlarına belkide yön veren öğretmenlerimizin durumu hiçde iyi değil. Bir öğretmen maaşı standar(4 kişilik) bir ailenin masraflarının yarısını anca karşılamakta. Çoğu cebi ile vicdanları arasında ders vermekte yani Öğretmenlermizin %36,sı ek iş yapıyor. Büyük bir kısmıda banka kredisi kullanıyor yani borçlu ! Her 100 öğretmenden 8'i borçlarından dolayı intiharı düşünüyormuş. Yani intihara eğilimli bir eğitmen nasıl çocuklarımıza verimli olabilirki ? Ve öğretmenlerimizin %17'si bir araştırmaya göre kitap okumuyormuş. Kesin interenet kullanıyordur ozman =) Öğretmenlerimizin çoğu cocuklarınında öğretmen olmasını istemiyor. Yani ben ettim sen bulma olayı ! Bu şaartlar altında çocuklarımızı okutan tebeşir tozlu elli öğretmenlerimizi öpüyorum. Bu zorluklar altında eğitim vermeye çalışıyorlar hepsi benim için birer süper kahraman ! Tukarıda gördüğünüz resimde de bu tema işleniyor.

Necati Şaşmaz Karizma 0

Onu kurtlar vadisinin Polat Alemdarı olarak biliyoruz. Büyük bir kitlenin karamanı olmuş dizideki karizması ile gerçek hayatında da karizma sağlamış Necati Şaşmaz . Bir arkadaşımın gösterdiği eski bir resimle karizması 0 oluyor. Gerçi fotoraf daha önceleri deşifre olmuş ama ben daha yeni görüyorum. Gözümdeki o adam adeta parçalanıyor fotorafta da hani biraz mahsun kırmızı gül havasıda yok değil. Fotorafın gerçek olduğu iddaa ediliyor Necati Şaşmaz ın cevap hakkı açık bulunmaktadır =P

Stonehenge - Asılı Taşlar

Güney ingiltere'de Wiltshire yöresinde kudretli romalıların bile korktuğu garip bir abide yükselmektedir. 7 metre uzunluğunda ve yaklaşık 45 ton gelen taşlardan meydana gelmiş bir abide ! Buraya Asılı Taşlar anlamına gelen Stonehenge denmektedir. Romalılar o zamanlarda böyle bir abidenin sadece devler tarafından inşa edilebileceğini inanmışlar. Zamanla bu taşların büyük bölümü düşmüş ve oranın yerli halkı tarafından kırılarak ev ya da ahır yapımında kullanılmış. Bu abideye ilk taş 4 bin yıl önce konulduğu sanılmaktadır. Kullanılan taşlar 200 kilometre uzaklıktaki Galler bölgesindeki dağlardan getirilmiş. Bunun nasıl gerçekleştiğini bugün dahi kimse bilmemektedir. Aslında pramitlerdeki gizemi bu abide de görmekteyiz. Pramitlerin yapılma teorisinde olduğu gibi bilim adamları taşların kütükler üzerinde kaydırılarak getirildiğini varsaymaktalar fakat her taş yaklaşık 45 ton olduğu hatırlatmakta fayda var. Birde bu taşlar nasıl oluyorda o kadar yüksekliğe diğer taşların üstüne

Doların Devri Kapanıyor mu?

Dolar tüm dünyada büyük bir düşüşe geçti. Yakın bir zamanda evrensel para birimi olarak kabul edilen dolar artık tahtının sallandığı kesin. Öyleki artık zengin kişiler elleindeki dolarlardan kurtulup euro'ya çeviriyorlar. Jay-Z bile son kilibinde uçuşan para birimi olarak euro kullanmış. Dolar prestij kaybederken bu havadan yararlanmak isteyen Ahmedi Nejat artık petrol fiyatlandırmalırının dolar üstünden değilde euro üstünden yapılmasını istemekte. Amerikan karşıtı Hugo Chavez'de bu öneriye destek çıktı ve doların düşüsünü Amerikan emperyalizminin yıkılışı olarak adlandırdı. Peki gerçektende bu böyle olabilirmi. Paranın sadece bir değişim aracı değil aynı zamanda spekülasyon ve politika aracı olduğu unutmamız gerekir. Zaten Napolyon boşuna " para para para" dememiş. Bush yönetiminin izlediği dış politikalarda kesinlikle doların düşüşünde etkili olmuştur. Ama bu düşüş amerikan ekonomisine ve itibarına ne kadar etki edecek onu galiba zaman gösterecek. Fakat en doğru

Google'dan Ödüllü Yarışma

Google çıkaracağı mobil işletim sistemi için bir yarışma başlattı. Bu mobil işletim sistemini geliştirmeye yönelik yarışmada toplam 10,000,000 dolar dağıtılacağını duyurmuş. Yarışma iki farklı bölüme ayrılmış durumda; birinci yarışmada Google'ın yeni hazırladığı SDK ile uygulamalar yapan programcılar 2 şubat 2008'den 3 mart 2008'e kadar çalışmalarını Google'a gönderecek. İkinci yarışma ise ilk Android telefonların çıkış tarihi 2008'in ikinci yarısından sonra düzenlenecek ve yine başvurular bu tarihlerde alınacak İlgili Sayfa / android demo videyo

COD4 Modern Warfare

Yerini sağlama almış herkesin muhakkak oynadığı call of duty serisi Modern Warfare kod adı ile karşımızda. Bir çok kişi bu oyunu bekliyordu hatta oyun piyasaya çıkmadan yapılan eleştiriler beklentileri artırdı denebilir. Bende o duygularla kurdum ve oynadım. İlk başta oyun kurgusunu incelersek hikayeler olsun kıyafetler olsun silahlar ve en ufak ayrıntılar bile oyunda yerini almış. Oyunumuz yaklaşık 8gb bir yer kaplıyor ama oyunu oynadığınızda harddiskinizde kapladığı yeri hak ettiniğini anlayacaksınız. Diğer cof serilerinden farklı olarak ilk dikkatimizi çeken şey etrafla olan etkileşiminiz oluyor. Yani takım arkadaşlarınızın her hareketi sizin durumunuzu yada sizin her yaptığınız hareket onların durumunu etkiliyor o yüzden oyunda genelinde tam bir takım gibi davranmanız gerekiyor. Hatta oyun esnasında takım içi konuşmalara kulak kabartmanız gerekiyor. Çünkü bir taraftan ateş açıldığında takım arkadaşınız sizi uyarıyor hemen o tarafa siper almanız gerekebiliyor. Bu seride tam bir

Büyük Konuşmamak Gerek

Hayatın her aşamasında bu laf geçerlidir. Büyük konuşmayacaksın çünkü dünya yuvarlaktır. Hele teknolojinin karşısında ; Artık yeni hiçbir şey yok . İcat edilebilecek her şey icat edildi (Charles Duell-Amerikan patent dairesi başkanı 1899 ) Çok güzel bir buluşa benziyor ama Allah aşkına bunu kim, niye kullanmak istesin ki ? (Rutherford B. Hayes - ABD Baskanı. 1876 yılında ilk telefonu gördükten sonra yaptığı yorum.) Atlar her zaman kullanılacaktır. Otomobil ise ancak geçici bir moda olabilir. ( Henry Ford’un kredi talebi üzerine otomotiv sektörünün geleceği konusunda ekspertiz veren bir banka müdürü 1903 ) Televizyon bence çok eğitici bir buluş. Ne zaman biri televizyonu açsa, derhal yan odaya geçip kitap okuyorum. ( ABD’li komedyen kardesler Marx Brothers’dan Groucho Marx ) İnsanlarin evlerinde bilgisayar bulunması da ne demek. Bence hiç kimsenin evine bilgisayar sokmak için herhangi bir geçerli nedeni olamaz. (DEC şirketi baskanı Ken Olson’un 1977’deki bir açıklamasından ) Uça

Adsense Yenilikleri

Adsense ’de artık bizlerde sitelerimizdeki kodu değiştirmeden direk Adsense kontrol panelimizden reklamlarımızın tercihlerini değiştirebileceğiz. Bunun için iki seçeneğimiz var birincisi yeniden reklam tercihleri yapıp yeni kodları eski kodlarla değiştirmek ikincisi ise Reklamları yönetin sekmesinden eski adsense kodlarımızı ilgili alana kopyalayıp yeni üretilen kodu sitemize koymak. Bir diğer yeni uygulama FeedBurner ’daki adsense yeniliği artık rss beslemelerimizde adsense reklamlarını gösterebileceğimiz müjdeleniyor . Ayarlarda göreceğiniz yeni Monetize seçeneğini aktif yapıp gerekli mail doğrulamasından sonra 300x250 468x60 seçeneklerinden birini seçip yayına sokabiliyoruz. Ben gerekli ayarları yapmama rağmen hala bir değişiklik yada reklam birimi göremedim deneyenler oldu ise bilgilerini paylaşırsa ayrıca mutlu olurum.

Spam Mail Almak

Öncelikle Spam Niye bu kadar kötüdür çünkü en masrafsız reklam yapma yöntemlerinden biridir. Şimdi ahlaki yönü bu kadar düşük olan bu kolda birçok ülke ve posta sağlayıcısı bunun önüne geçme yöntemlerini düşünürken biz bunun önüne nasıl geçebiliriz. Aslına bakarsak spamcılarda boş durmuyor onlarda stratejilerini değiştiriyorlar. İlk başlarda sadece yazılı olarak gelen spam mailler filtrelere takıldıkca resim formatına dönmeye başlamışlar bu formatında gücü düşdükce bu sefer mail içinde bir kaç parçadan oluşan iletiler yollamaya başladılar. Daha sonra bunları mail servisini kökden bloklamaya kadar giden bir strateji savaşı izliyor. İşin özüne bakarsak tabiki karşımıza herşeyde çıktığı gibi yine para çıkıyor. Mail listeleri oluşturarak bunları firmalara satanlar bu olayı körüklemektedir. Burda birazda kendimize kızmamız gerektiğini düşünmekteyim birazda spam mailleri kendimiz yaratıyoruz yada bunlara ön ayak oluyoruz. Durmadan yollanan iletiler mail listeliyicileri için bulunmaz bir fır

pes2008 (pes7) izlenimlerim

Spor oyunlarında iki tane efsane vardır EA sport'un Fıfa'sı Konami'nin Pes'i malumunuz fıfa08 yaklaşık bir ay önce çıktı tüm beklentiler pes nasıl olacak bundan sonra Fifa'mı yoksa Pes'mi diye bir merak almıştı. Şimdi bildiğiniz gibi piyasada bir Fifacılar birde Pesciler olmak üzere iki grup var. Ben açıkcası söylemek gerekirse Pescilerdenim neden derseniz Fifa tamam görsellik güzel müzikler harika tüm takımlar lisanlı ve orjinal ama oynanış kötü ben müzik dinlemek için Fifa cd'sini takmıyorum. Futbolun zevkini Pc karşısında almak için oynuyorum. Malesef EA sport bunu bir türlü oturtamadı sırf Fifa97,98 hatrına biraz olsun oynarım ama sadece o kadar maçın ikinci yarısından sonra sıkmaya başlıyor neyse konumuza geri dönersek Sonunda Pes 7'yi kurdum. Beklentilerimin üstünde oyunla karşılaştığımı hemen başında anlamıştım Pro Evolution soccer 2008 bu versiyonu ile köklü değişikliklere gitmiş adeta başka bir oyun olmuş. Hemen dikkatimizi çeken ilk şey o Japo

YouTube Halloween

Bildiğiniz gibi google özel günlerde doodle denilen özel tasarlanmış logolarını yayınlamakta. Bu furyaya Youtube 'da katılmış gibi görünüyor. 31 ekimde kutllanan çocukların köstüm giyerek kapı kapı dolaşıp şeker ve hediye aldıkları bir bayram olan Cadılar bayramı için youtube'da bir doodle hazırlamış. Bundan sonra youtube'da bu doodleları daha sık görme imkanımız olabilir. Cadılar Bayramı Halloween nasıl ortaya çıkmıştır? ...... Cadılar Bayramı, bir Pagan festivali olarak İngiltere'de İrlandalılar, İskoçlar ve Galliler tarafından kutlanılmaya başlanmış; 19'uncu yüzyılda bu gelenek Kuzey Amerika'ya göçenler tarafından da devam etmiştir.Batı Dünyası; 20'inci yüzyılda Cadılar Bayramı'nı bir Amerikan popüler kültürü olarak tanımıştır. Cadılar Bayramı genelde birçok Batı Dünyası ülkesinde kutlanır. Ancak popülaritesi Avustralya, Yeni Zellenda ve Filipinler gibi ülkeleri de etkilemiştir. Cadılar Bayramı'nın sembolü gülen bir balkabağıdır; bunun için de b

Cumhuriyet Bayramı (84.yıl)

Cumhuriyetimizin 84.yılını bu sene eminimki daha farklı duygular içinde kutluyoruz yaşıyoruz. Son günlerdeki gelişmeler hepimizin yüreği dağlamış olacakki insanları bugün daha bir çoşkulu görüyorum. Ulu önderimiz bir halifelikle yönetilen dört bir tarafı işgal edilirken yüce türk milleti için cumhuriyeti adeta inşa edip bizlere miras bırakmıştır. Son günlerdeki gelişmeler gerçekten herkesi duygusallaştıyor askere gidecek olmamın bunda bir etkisi varmı bilmiyorum. Haberlerde şehit düşen bir annaye bakan soruyor - Anneciğim size yeni bir alalım ne dersin ? - Oğlum ben senden sadece bir şey isteyeceğim buraya bir okul yapacaksın ! GenelKurmaya gelen mektuplardan bir tanesinde ise bir oilk okul cocuğu biriktirdiği harçlıkları mehmetçik vakfına bağışlamak istediğini yazıyor. Ve günün suprizini google yapıyor cumhuriyet bayramına özel logosu ile bayramımızı kutluyor. Daha önce hatırlarsınızbirde 23Nisan için böyle bir uy gulama yapılmıştı . devamı... 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çı

Saw 4 incelemesi

Evet vizyona girer girmez hemen sinemaya koştuk izledik şimdide değerlendirmesini yapabiliriz. Saw (testere) serisi kendine has bir konusu var ve bu konuyu tüm serilerinde kopukluk olmadan işlemeyi başarıyor. Kişilerin hayatlarını sorgulamasını bazı şeyler için fedakarlık verilmesini her seride göre biliyoruz o ana temasından uzaklaşmadan konuyu bizlere yansıtıyor zaten filimlerindeki tuzaklar ve sonlarındaki çarpıcı sahneler bunlara bir kanıt. Bu seride oldukça fazla flashback mevcut hatta flashback'in içinde Flashback bile var. Bu yüzden konusunu kavramakta güçlük çektik daha doğrusu neyi nasıl anlattığını algılamaya çalıştık durduk. Filim yaklaşık 1,45 saat bu zaman dilimi içerisinde nerde ise her sahnede kan görüyoruz dolaylı yada dolaysız olarak her sahnede kıyıda köşede bir kan lekesi yada birilerinden kan fışkırmasına şahit oluyoruz bu yüzden ki +18 sınırlaması konmuş. Eyer ben pek bilgi istemiyorum ne olursa olsun izlerim bu filmi derseniz yazının gerisini okumayın deri

Blogger'da Yorumlarınızı Email ile Takip Edin

Bir çok blog veya site takip ediyorsunuzdur muhakkak bazılarınada yorumlarınızı bırakırsınız düşüncelerinizi yazarsınız orda tartışırsınız. Tabi takipde olduğunuz site veya blog sayısı ne kadar çok olursa bıraktığınız yorumlara gelen cevaplarında takibi o kadar zor oluyor. İşte blogger bunları düşünmüş olacakki artık yorum bırakırken email adresinizle oturum açarsanız o konu ile ilgili yorumları mailinize gelmesini sağlaya biliyorsunuz. Böylece devamlı yorum gelmişmi yada cevap yazmışlarmı diye sürekli sayfayı ziyaret etmeniz gerekmiyor.

Şehitlerimize Sahip Çıkalım

www.mehmetcik.org.tr Türkiye Mehmetciğe, Mehmetçik Türk Milletine Emanettir

Yeni Teknolojik Hastaliklar

The New Scientist Adlı tıp dergisinin yaptığı bir araştırmada internetin yol açtığı hastalıklar araştırılmış. Blog ifşacılığı: Bilinmemesi ve yayılmaması herkes açısından faydalı olan bilgileri on-line yayınlama merakı Narsizmi: Kendisini tanıtmak için sürekli videolarını youtube ve benzeri sitelere yükleyerek yayınlatma Enfornografi: Bilgi açlığını internet üzerinden gidermeye çalışmak Siberhondrik: En ufak bir hastalık belirtisinde doktora gitmek yerine internetten tedavi yöntemlerini araştırmak. Photolurking: İnternette saatlerce başkalarının fotoraflarına bakmak onları oylamak Wikipedializm: Günün önemli bir bölümünü İnternet ansiklopedisi olan Wikipedia'ya katkıda bulunmaya harcamak Cheesepodding: Zamanın büyük bölümünü internetten şarı indirerek geçirmek Kişi takipçiliği: Tanıdığı yada tanımadığı kişiler hakkında internetten bilgi toplamaya çalışmak. Ego sörfü: Düzenli aralıklarla internette kendi ismini aratmak hakkında ne gibi bilgilere ulaşıldığını kontrol etmek Eğ

Resident Evil Extinction incelemesi

Hemen yazımın başında söyleyeyim serinin en iyi filmi diyebiliriz. Filimimiz Umbrella şirketinin virüsü durduramasından dolayı çöle dönüşmüş dünyada geçiyor. Virüs hızla yayılmış nerde ise herkez zombiye dönüşmüş sadece çok az sayıda insan ve umbrella şirketinin himayesindekiler yer altında virüsden kaçmayı başarmıştır. Yaşam kaynaklarının azalmaya başlaması ve yer altına hapis olmalarından dolayı Şirket bu virüsü yok edebilecek tek güç olan Kahramanımız Alice'si[ Milla Jovovich ] aramaktadır. Alice ise yanlız kovboyu oynamakta ve tek başına dünyada dolaşıp şirketten kaçmaçtadır. Gerçi daha sonra yolları sağ kalmayı başarmış bir grup insanla kesişecektir. Serinin bu filmi yine oldukça kanlı ve gerilim dolu diyebiliriz. ( yanımdaki adam durmadan sıçradı o derece) Hatta bazen bir iki dakka hep kafa patlatmalar beyine ateş edilmesi sonucu etrafa dağılan kanları izliyoruz. Özellikle Alice bu konuda çok acımasız =) Resident Evil Extinction 'nı serinin son filmi olduğunu sanıyors

ŞibuMiM

Yine bir mim pası gelmiş en yakınınızdaki kitabın 187. sayfasındaki ilk cümleyi yazıyormuşuz. Hemen masamın üstünde durduğu için kitabım hiç zorluk çekmiyorum. Kitabım Şibumi Konusu ise kısaca şöyle İnanılmaz ölçüde karışık ve özgün bir roman kahramanı Nicholai Hel. Yarı Rus, yarı Alman asıllı koyu bir Amerikan düşmanı. Şanghay'da doğmuş, bir Japon generali tarafından büyütülmüş; bir Japon bilgesinden de "Go" oyunu öğrenmiş. Bask dili dahil yedi dili ana dili gibi konuşuyor. Plastik kartla ya da kurşun kalemle bir insanı rahatlıkla öldürebilecek ustalıkları da edinmiş. Üstün düzeydeki "yakın algılama " yeteneği yüzünden fotoğrafı bile çekilemeyen bu profesyonel terörist avcısı, terörcü, korkusuz mağaracı, yenilmez savaşçı ve gerçek feylosof, günün birinde emekli olarak yaşadığı şatosundan çıkıyor; amansız ve acımasız bir dövüşe katılmak üzere.... Sayfa 187 : Sıralama duygusu kendisine ikide bir verdikleri ilaçlardan ötürü yok olmuştu.... Bakalım ÖzgünSavaş

Beden Dili

Nasıl ve ne şekilde konustuğumuz pekte önemli değil önemli olan beden dilimizin karşı tarafa neler yansıttığı "son zamanlarda iş görüsmelerinde üzerinde durduğum tek konu bu oldu" acaba vücutdilim beni nekadar yansıtyor? Unutmayalım farkında olmadan vücut dilimiz bizi ele veriyor.. İletisimin toplam etkisini yaklasık %7’si söz %38’i ses %55’i beden oluşturur.. El saklama : Birisiyle samimi olduğumuz zaman, ellerimizi görünür yere koyarız. Ve avuç içlerimiz yukarıya doğru döner. Ama yalan söylediğimiz zaman ellerimizi arkamıza veya ceplerimize saklama eğilimi gösteririz! Arkadasınızın sizden bir adım geride gitmesi, konuştuğu konudan rahatsız olduğu hakkında bir sinyal olabilir. Yutkunma : Bedenimizin yalanlarımıza bir diğer karşı koyuş biçimi ise boğazımızın işlevlerini yerine getirmesini kısıtlamak. Buda konuşmayı zorlaştırır. Yani birisi yalan söylüyorsa sözcükleri dışarı çıkarmak için sık sık yutkunur veya dudaklarını yalar. Hızlı konusma : Karşınızdaki tane tane mi konu

Kendi Kendini Tamir Eden Sandalye

Teknolojinin geldiği nokta insanı korkutmaya başlıyor. Bu altta videosunu gördüğünüz sandalye üzerindeki sensörler sayesinde kendi kendini tamir edebiliyor. Tabi bunların daha gelişmişlerini ilerde görmemiz mümkün hatta insana muhtaç olmayan makinalar görmemiz bile olası ...

Atam ne demek istersin ?

Atam ne olacak bu halimiz ? Bizi yıkılırken ayağa kaldırmış, toprakları için canını feda etmiş, birlik duygusu vatan sevgisi nedir bilen Atam ... Ülkemizin dahili ve harici dost görünen düşmanları, çıkar kavgasına düşmüş mebuslarına ne demek istersin Atam ? Bu vatan topraklarında doğup büyümüş ekmeğini yemiş ama terör batağına saplanmış insanlık dışı kişilere ne demek istersin Atam ? Topraklarını savunmak için korkusuzca göğüsünü siper eden şehitlerimize ne demek istersin Atam ? .... -Vatan mutlaka selamet bulacak, millet mutlaka mutlu olacaktır. Çünkü kendi selametini, kendi saadetini memleketin ve milletin saadeti ve selameti için feda edebilen vatan evlatları çoktur. M.K. A. * Bu konu yoruma kapalıdır

Day Watch - Gündüz Nöbeti

Rus Sergei Lukyanenko 'nun bilim kurgu romanı olan Day Watch üçlemesinin ilk filmi olan Gece Nöbeti' ni geçen sene izleme fırsatım olmuştu. Görsel efekleri ve Konusu bakımından oldukça zengin ve bir okadarda anlaması zor bir yapısı olan filmi pür dikkat izlememe rağmen bazı yerlerde bağlantı kurmak zor olmuştu. Ardından serinin ikinci film olan Gündüz Nöbeti vizyona giriyor (12 10,2006) yine etkileyici aksiyon sahneleri ve görsel efektleri ile dikkat çekiyor fakat serinin ilk filmini izlemeyenler kesinlikle izlemesin hiç birşey anlamazsınız. Eyer izlemek istiyorsanız serinin ilk filmi olan Night Watch (Gece Nöbetini) mutlaka izleyin.

Masaüstünü Göster- Mim

Bir aralar ordan burdan şurdan mim dalgaları vurup duruyordu yazı yazamaz hale gelmiştik ki bu aralar biraz duruldu kıyılarımız. Bu fırsatdan istifade bir tanede ben başlatayım dedim ama ilginç olması lazımdı aklıma bir fikir geldi hemen yazayım dedim kendi kendime... Mim'imizin ise şöyle bilgisayarınızın o anki masaüstü ekran görüntüsünü alıp blogunuza yapıştırıyorsunuz (daha önce boyle bir mim ortaya çıktımı bilmiyorum) . Bir de yasak hareketimiz var masa üstümüzde bir temizliğe gidip ekran görüntüsünü almıyoruz doğal hali ile PrtScn tuşuna basıp görüntüyü yapıştırıyoruz =) Startı veriyorum ve Tunacan , BasakOlmez , volkanalabaz , pureabsinthe mim'liyorum.

1408 incelemesi

Sinemaya gidelim gidelim diye tutdurduk neye gidelim 1408 'e gidelim dedik nede olsa konusunda Stevhen King etiketi var. O yüzden de filimin fantastik öğeler içereceğini tahmin etmemiz zor olmadı. Filimimiz Korku romanları yazan(bunlar 10 perili köşk, en iyi hayaletli otel odası gibi) bir adamın( John Cusack) etrafında geçiyor. Kahramanımız çoğu kez hayalet ,kötü ruh var denilen otel odalarında bir gece kalıp onlara not vererek yaşamını sürdürmekte idi. Bir gün bir kart postal alır arkasında da 1408 nolu odada kalma ibaresi vardır. Biraz araştırmadan sonra o odada bir çok ölüm gerçekleştiğini keşif eder sonra oteli arayarak yer ayırtmak ister fakat otel yönetimi odanın müsait olmadığı bahane göstererek telefonu kapatır ve hikayemiz başlar . Daha sonra ufak bir yardımla odayı tutar ve yerleşir. Filimimiz bu dakkadan sonra bitene kadar bu 1408 nolu odada geçecektir. Odayı her hali ile görme fırsatımız oluyor yanarken, kar yağarken, yağmur, sel, kuraklık, odamız yazarımızı bezdir

Küçük Balık Yoksa Büyük Balık Da Yok !

Dün akşam gece yarısı haberlerinde izledim greenpeace denizlermizdeki balık stokları için alarm zillerinin çalmaya başladığını söylüyordu. Gerçekden de doru aslında dünyadaki kaynakları bırakın kendisinin alarm zilleri çalıyor. Neyse dünya dostu örgütümüz balık stoklarındaki azalmanın nedeni daha yavru iken avlanmanın büyük etkisi olduğunu görmüş(trolle ve kaçak avlanmanın da etkisi var) ve Küçük balık yoksa Büyük balık da yok! adlı kanpanyayı başlatmış. Kendileri şöyle buyuruyorlar. Denizlerimizdeki balıklar hızla tükeniyor. Akdeniz’deki stoklarımız neredeyse bitmek üzere. Greenpeace yavru balık avcılığının ve satışının durdurulması için acil çağrıda bulunuyor.Çünkü sonuç çok açık : Küçük balık yoksa, büyük balık da yok! Benimde deniz sever biri olarak hoşuma gitti. Bu kampanya için bir cetvel hazırlamışlar. Cetvelde tezgahlarda boy gösteren belli başlı balıkların boylarını gösteren çizgiler var. Tabi alışveriş yaparken şu bana verdiğin balıkların boylarını bir ölçeyim dememiz zo

YouTube Videolarına Adsense

Youtube google'nın satın almasından sonra videolar üstünden nasıl gelir elde edebilirim diye düşünmeye başladı. Şu ana kadar çıkan duyumlara göre videoların başına 3 , 5 saniyelik reklam görüntüleri alıcağı söyleniyordu fakat henüz bir gelişme yok derken YouTube'un şu sayfada açıkladığına göre videoların üst tarafında Adsense reklamları yayınlayacağını bildirmiş.

Müzik Blog'un Gıdası

Sevgili rzrrarti sormuş durmadan dinleyebilceğiniz şarkılar nelerdir diye hangi birini yazsam. Bilgisayarımda bilmem kaç küsür şarkı var onların hepsini dinlemeye kalksam 2 yaş yaşlanmış olurum. Hepsini dinlemesem de onların harddiskimde bulunması mutlu ediyor insanı =) işte devamlı dinlemekten sıkılmayacağım şarkılar .... (Not: aslında o kadar çok eklenecek şarkı varki aklıma geldikçe ve videosunu buldukca alttaki Playlist'e ekleyeceğim önerilerede açığım ) Bunlarda videoları

Wolkanca'da Üzücü olay

Hiç bir hack haberi vermeme kararı almıştım fakat şurdaki arkadaşımızın bildirdiğine göre Wolkanca hacklenmiş. Büyük bir ihtimal wolkan yedeğini almıştır ama yinede üzücü bir olay bu da son hack haberim olsun. Düzeltme: Korkulacak birşey yokmuş volkan aşşağıda gerekli açıklamayı yaptı.

Tükettikçe Tükeniyoruz

Çağımızın son salgını tüketim çılgınlığı çocuk ihtiyar demeden hepimizi pençesine almış durumda. Eskiden insanların hayallarini küçük pembe panjurlu bahçesi olan evler yada hayvanlarla uğraşıp küçük barakasında sakin bir hayat sürmek süslerdi şimdilerde ise dubleks, havuzlu evlerden aşşağı düşünemez bir hale gelmişiz haberimiz yok, benim ıpod 3gb seninki kaç gb, benim telefonum çift kameralı seninki renkli ekranmı yarışına girmişiz haberimiz yok. Devamlı bitmez bilmez insanoğlunun istekleri dünyamızı yok edecek bir döngüye sokuyor. İnsanoğlunun bu dinmez açlığını doyurabilmek (tabi bu üreticiler için daha fazla cebe para girmesi demek) için daha fazla kaynak ve enerji kullanılması zorunda kalınıyor. Aylık geliri belli olan bir kişi o atalarımızın dediği ayağını yorganına göre uzat sözündeki yorganın boyunu aşacak şeyleri niye isterler ve neden bu hadiini aşan isteklerini ulaşabilmek için durmadan daha fazla çalışır? Temel ihtiyaçlarını karşılamadan niye gider de iki çocuğunad

Mp3'leriniz Her Yerde Vol.2

Yine internetin bize sunduğu nimetlerden birini daha görüyoruz. Bu seferki portalamızın adı Lala.com dahan önceki yazımda bahsettiğim Anywhere.fm gibi mp3'lerinize internet üstünden ulaşmanızı sağlıyor. Sistem ise şöyle işliyor Lala.com da küçük bir araç bilgisayarınızdaki mp3'leri tarıyor ve onları lala.com sunucularındaki mp3'lerle karşılaştırıyor. Sunucularda kopyası bulunan tüm şarkıları otomatik listenize ekleyip erişiminize sunuyor eğer o parça yoksa hemen otomatik olarak yüklüyor. Böylece dünyanın neresinde olursak olalım internet olan bir yerden mp3'lerimize kolayca ulaşabiliyoruz.

Iron Man

Süperman, batman, örümcek adam, hulk, x man derken sinemaya aktarılmamış kahraman kalmadı diye düşünüyorduk IronMan 'i unutmuşsuz sonunda oda beyazperdeye aktarıldı. 05,02,2008 de vizyona girecek filmimiz de kahramanımız olan Demir Adamı Robert Downey canlandırıyor. Merakla bekliyoruz ...

Yeni Diziler Yolda

Efendim hep yengeç bey yazacak değil ya bir tanede ben patlatayım dedim=) Yeni yayın dönemine giren 2 birbirinden iddialı dizi bulunmakta. MAD MEN ve THE TUDORS ikiside birbirinden muhtesem, ikiside birbirinden üstün bu iki dizi yeni yayın hayatına girdiği su andan itibaren izleyici kitlesine olabildiğince hızlı ulasmayı basaracağa benziyor.. * THE TUDORS showtime reytinglerine göre son 3 yılda en iyi reyting getiren dizi olma yolunda istikrarlı. Emmy asaletini taşıdığı kadar halkın içinden çıkmış gibi de görünüyor aynı zamanda. Yapımcıların cebinden cıkan rakama bakılırsa (38mlyon dolar)vede 22 hafta süren cekimler bu dizinin seyirci katsayısını arttıracağa benziyor! * Bir diğer yapım " Mad Men " 60’ların Amerikası’nda geçen ve reklamcılığın altın çağını anlatan MadMen e2 ekranlarından karşımıza çıkıyor. Emmy ödüllü yapımcı Matthew Weiner’ın senaryosunu yazdığı dizi, acımasız reklam sektörünün “kuraldışı” oyunlarını anlatıyor. "sinema filmi kadar sofistike -people en