
Mahalle maçlarında en çok polemik sebebi olan konular duran toplardır. ilk olarak penaltının atılacağı yeri karşılayacak takımın oyuncusu uzunca zıplanan kaleci adımını takiben atılacak 9 taşak yırtar adımla sayar ve yer yer orta sahayı geçtiği bile olur. Frikikde ise bu sefer atan takım penaltıdaki uzun adımlardan üç tane atarak baraj kurdurur; baraj gerekli uzaklığa gelmezse topu geri çekiyorum denir, barajdakiler her seferinde çekemezsin biz de geliriz diye tuttururlar ama bir şekilde uzlaşılır. Gene de bu tür atışlarda bir sorun olduğunda her iki takımında atışı birer kere saymayıp tekrarlatma hakkı vardır ancak üçüncü tekrara gidilirse sonucu herkes kabul etmek zorundadır çünkü bunu saymayanın anasını yaptırımı uygulanır. Eğer bir kural ihlaline rağmen rakip oyuncu topu bırakmayıp oyuna devam ediyorsa adamın devam etti iddialarını başlamadan bitirmek için 'aç kaleyi aç' diye bağırılır ki bu yöntem gandhi'nin pasif direnişiyle aynı ruhu taşır. Ayrıca kural olarak serbest olsa da bir mahalle maçının en yanlış hareketi herkesi çalımlayan bir kişinin boş kaleye gururla topu yuvarlamak yerine yere çöküp topa sürünerek kafa vurmasıdır. Zekice değildir, estetik değildir, şık değildir. karizmayı bitiriverir. Nerede o eski mahalle maçları Nereden nereye işte .....
Gönderen :Bob Marley Faruk