Amerikalı bilim adamlarının 2003 yılında yerini saptayıp 2005 yılında dünyaya duyurduğu güneş sisteminin 10.gezegenin izleri kırşehir'de bir medresenin sutunlarında gizli. 1272 yılında yapılan Cacabey Medresesi'nin sütunlarında yer alan 10.gezenin simgesi aslında Selçukluların astrolojide ne kadar ileri olduğunu göztermektedir.
Amerikalı bilim adamları 2005 yılında yeni bir gezegenin kefini duyurdular. güneş etrafında döndüğü kesinleşen gökcismini astronomlar 2003 yılından beri takip ederek yörüngesini çıkarmaya çalışmışlar. Buz ve kayadan oluşan 2003 UB313 (Eris) geçici isim verilen yeni gezegen yaklaşık 3,700 kilometre çapında ve güneşe 14 milyar Km uzaklıkta olduğunu güneşin etrafını 560 yılda tamamladığını keşif etmişler. Nasa bu gök taşını 10.gezegen olarak kabul etti.
Oysaki 8 yüzyıl önce Anadolu Selçukluları'ın bilim adamları 10.gezegenin izlerini dünyanın ilk gözlem evi olan Cacabey Gök Bilim Medresesi'nde sütunlara kazımışlardı. Bu dönemde medrese dini bilimlerin yanında müspet ilimlerinde öğretildiği bir fakülte gibi kullanılmış, 1272'de Ceceli aşiretinin beyi Bahaaddin Caca'nın oğlu Nureddin tarafından yaptırılan medrese gökyüzünün görülebildiği açık kubbelerle bezelidir.
Günümüzde cami olarak kullanılan yapının giriş kapısının hemen karşısında sağlı sollu iki sütun bulunmaktadır. Bu sütunlar tespih tanenelerinin bir ipe dizilişi gibidir. Bir büyük küre , dört adet küçük küre , altı adet kesit kesik koninin yan yana gelmesinden oluşmaktadır. Bunlar gezegenleri sembolize etmektedir. Tüm bunlar Anadolu Selçuklular'da astrolojinin ne kadar gelişmiş olduğunun kanıtıdır.
Amerikalı bilim adamları 2005 yılında yeni bir gezegenin kefini duyurdular. güneş etrafında döndüğü kesinleşen gökcismini astronomlar 2003 yılından beri takip ederek yörüngesini çıkarmaya çalışmışlar. Buz ve kayadan oluşan 2003 UB313 (Eris) geçici isim verilen yeni gezegen yaklaşık 3,700 kilometre çapında ve güneşe 14 milyar Km uzaklıkta olduğunu güneşin etrafını 560 yılda tamamladığını keşif etmişler. Nasa bu gök taşını 10.gezegen olarak kabul etti.
Oysaki 8 yüzyıl önce Anadolu Selçukluları'ın bilim adamları 10.gezegenin izlerini dünyanın ilk gözlem evi olan Cacabey Gök Bilim Medresesi'nde sütunlara kazımışlardı. Bu dönemde medrese dini bilimlerin yanında müspet ilimlerinde öğretildiği bir fakülte gibi kullanılmış, 1272'de Ceceli aşiretinin beyi Bahaaddin Caca'nın oğlu Nureddin tarafından yaptırılan medrese gökyüzünün görülebildiği açık kubbelerle bezelidir.
Günümüzde cami olarak kullanılan yapının giriş kapısının hemen karşısında sağlı sollu iki sütun bulunmaktadır. Bu sütunlar tespih tanenelerinin bir ipe dizilişi gibidir. Bir büyük küre , dört adet küçük küre , altı adet kesit kesik koninin yan yana gelmesinden oluşmaktadır. Bunlar gezegenleri sembolize etmektedir. Tüm bunlar Anadolu Selçuklular'da astrolojinin ne kadar gelişmiş olduğunun kanıtıdır.
Son resimde gördüğünüz sütundaki büyük küre güneşi simgelemekte
YanıtlaSilTeşekkürler yazı için. O zamanda nasıl bulmuşlar hayret doğrusu..
YanıtlaSilVaycanına bee
YanıtlaSilZaten eskiden varmış bizim topraklarmızda ilim ve bilim. Şimdiler de hiçbiri kalmadı. Bizim arkeologlar Antalya'da rehberlik yapıyorlar yabancı arkeologlar ise bu ülkede kazı. Bilim adamı deseniz yok. Paylaştığın için teşekkür ederim Anadolu topraklarının özelliği ve tarihi önemi gerçekten tartışılmaz.
YanıtlaSilcacabey medresesi harika bir eser herkesin gezip görmesini isterim necdet kızılay karabük
YanıtlaSil